02-04-2017 10:40:19 Son Güncelleme: 02-04-2017 11:12:19

13. PETROLEUM İSTANBUL FUARI SEKTÖR LİDERLERİNİ BİR ARAYA GETİRDİ

Bu yıl 13. kez düzenlenen Petroleum İstanbul Fuarı , 30 Mart – 2 Nisan 2017 tarihlerinde Türkiye’nin dört bir yanından gelen sektör temsilcilerini ve akaryakıt bayilerini buluşturdu.
13. PETROLEUM İSTANBUL FUARI SEKTÖR LİDERLERİNİ BİR ARAYA GETİRDİ

Petroleum İstanbul 2. Gün açılışında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarı Fatih Dönmez, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Mustafa Yılmaz, Petrol Ürünleri İşverenler Sendikası (PÜİS) Başkanı İmran Okumuş, TABGİS ( Türkiye Akaryakıt Bayileri Petrol ve Gaz Şirketleri İşveren Sendikası ) Başkanı Ferruh Temel Zülfikar, Petrol Sanayi Derneği (PETDER) Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Eke,   ADER adına Ercan Aydemir,   TOBB (Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği) LPG Meclis Başkanı Gökhan Tezel,   TOBB Petrol Meclisi Başkanı Ahmet Erdem,  Enerji Yayın Grubu Başkanı Sertaç Komsuoğlu ve Enerji Fuarcılık CEO’su Mustafa Akıncı konuşma yaptılar.

 

TÜRKİYE ULUSLARARASI OYUNCULARIN YER ALMAK İSTEDİĞİ BİR ÜLKE…

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarı Fatih Dönmez, fuarda yaptığı konuşmada, akaryakıt sektörünü, tüketicilerin en çok güvendiği, en çok vergi veren, büyümenin itici gücü bir sektör olarak gördüklerini söyleyerek, Türkiye'nin dünya petrol sektöründe talep artışı ve coğrafyasının sağladığı avantajlarla önemli bir ülke olduğunun altını çizdi.

Dönmez, “ Daha önce ülke olarak, boru hatları ve ham petrol geçişleri ile dünya petrol ticaretinde önemli geçişlerden biri olarak anılmaya başlanmıştık. Şimdi ise ürün pazarındaki dinamizmi ile uluslararası oyuncuların da artan oranda yer almak istedikleri bir ülkeyiz. Bu bence sizlerin başarısı.” diye konuştu.

Dönmez, petrol sektörünün sorunlarını öncelikli olarak değerlendirdiklerini ifade ederek, mevzuatsal ve teşviksel konularda bazı çalışmalarının olduğunun bilgisini verdi.  

Esnek, rasyonel bir stok mekanizmasını hayata geçireceklerini ifade eden Dönmez, “ EPDK ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'nün (PGİM) uzlaştığı bir hesaplama yöntemi bakanlık tarafından inceleniyor. Petrol ve doğalgaz arama-üretim tarafında ise bir teşvik sistemi üzerinde çalışıyoruz.  Petrol ve LPG sektöründeki idari yaptırım miktarları konusundaki görüş ve taslakları, EPDK’nın desteği ile de petrol sektörünün sorunlarını öncelikli olarak değerlendiriyoruz.  Yaptırımların, öldürücü değil, caydırıcı olmasını ve sonuçları itibari ile sektörü daha iyi bir noktaya taşıyacak düzenlememize son şeklini verme aşamasındayız. Takiben de TBMM’ye sunacağız. Mevcut yasada birtakım oranlar var, yeni düzenlemede herkesin acısı, bulunduğu sektöre göre yeniden belirlenmiş olacak. “ dedi.

Dünya petrol piyasalarındaki talep artışının büyük kısmının Çin başta olmak üzere Asya’dan kaynaklandığını ve 2030'a kadar talebin artmaya devam edeceğini fakat verimlilik sebebiyle bugünkü talebin yarısı kadar olacağını söyleyen Dönmez, bu artışın dünyanın farklı bölgelerinde farklı şekilde olacağına dikkat çekti.

 

PETROL SEKTÖRÜ ENERJİ SEKTÖRÜNÜN AĞEBEYİ

 

Dönmez, "Bu yüksek tüketici talebinde dağıtım sektöründeki artan hizmet kalitesi ve standartların büyük payı olduğu şüphesiz. Kaçak rakamlarının da azalmasıyla sektörün imajının çok iyi bir yerde olduğunu söyleyebiliriz. Bayilerin tüketiciye yaklaşımı, dağıtım şirketlerinin çabaları diğer enerji sektöründeki oyuncularımıza da örnek olacak durumdadır. Benzer şekilde siber güvenlik konusundaki ön araştırmalarımızda, petrol sektörünün diğer enerji sektörlerinin çok önünde olduğunu tespit ettik.. Bu sebeple hem olgunluk seviyesi, hem de tüketici ile ilişkisi hem de ödediği vergi bakımından sektörümüze enerji sektörünün 'ağabeyi' demek yanlış olmaz sanırım. Sizlere destek olmaya devam ediyoruz.. Yaptığınız işi sakın küçük görmeyin, vergisinden güvenliğine lojistiğinden istihdamına bir devsiniz. Bizim için önemlisiniz." diyerek sözlerini tamamladı.

 

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Mustafa Yılmaz, fuardaki konuşmasında, Türkiye’de enerji sektörü ile ilgili düzenlenen her türlü organizasyondan memnuniyet duyduklarını ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü:

” Ülkemizin enerji sektörü alanında bir çekim merkezi olduğu günümüzde, bu tür organizasyonları oldukça önemsiyoruz.  Ülkemizde enerji sektörü ile ilgili düzenlenen bu tür fuar, konferans gibi organizasyonlara yerli ve yabancı şirketlerin ilgisi her geçen yıl artıyor. Bunun sebebini anlamaksa hiç zor değil. Enerji sektörümüzün yatırım potansiyeli, yasal düzenlemelerimizin adil ve vizyoner niteliği, sunulan hizmetlerin kalitesi ve çeşitliliği, Türkiye’yi enerji alanında bir çekim merkezi haline getiriyor. Biz Kurum olarak bu tip organizasyonları sadece sektörle bilgi alışverişinde bulunduğumuz platformlar olarak görmüyoruz. Teknolojik gelişmeler ve yeniliklerden haberdar olduğumuz, geleceğe dair ufuk açan etkinlikler olarak da kabul ediyoruz. Ve bu etkinliklerden azami derecede istifade etmeye özen gösteriyoruz.”

 

“KAÇAK AKARYAKIT”IN SIFIR DÜZEYİNE GELMESİNİ SAĞLADIK

 

“Kaçak Akaryakıt” ın bugün sıfır düzeyine geldiğini ifade eden Yılmaz, “ 2000’li yılların başında akaryakıt sektörünün ciddi sorunları vardı. Öncelikle piyasada ciddi bir denetim eksikliği söz konusuydu. ‘Kaçak akaryakıt’ çok büyük bir sorundu ve bu sorun piyasa yapısını da bozuyordu. Hem akaryakıt kalitesi, hem de akaryakıt sektöründeki hizmet kalitesi milletimizin hak ettiği seviyeden uzaktı. Ancak hamdolsun kamu ve özel sektör işbirliğinde kısa zamanda gerçekten büyük işler başardık. 2007 yılında başladığımız ulusal marker uygulaması ile yıllar önce sektörümüz için kangren olarak kabul edilen “kaçak akaryakıtın” sıfır düzeyine gelmesini sağladık . Bu konuda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” dedi.


Yılmaz,  sözlerine şöyle devam etti: “Şırnak, Tunceli veya Artvin’de satılan akaryakıt ve LPG’yle İstanbul’da satılan akaryakıt arasında kalite açısından hiçbir fark yok. Ülkemizde bir istasyonda satılan akaryakıt ve LPG ile Paris, Londra veya Berlin’de bir istasyonda satılan akaryakıt/LPG arasında kalite açısından bir fark bulunmamaktadır. Hatta ülkemizde tüketilen akaryakıt ve LPG’nin Avrupa’nın çoğu ülkesine oranla daha kaliteli olduğunu sizler de biliyorsunuz. Her yıl akaryakıt kalitesinin izlenmesi çalışmasını Avrupa Birliği ile beraber ülkemizde de Akaryakıt Kalite İzleme Sistemi (AKİS) kapsamında sürdürüyoruz. Ürün ve hizmet kalitesinde yakaladığımız bu başarıyı, sektördeki büyüme de taçlandırmaktadır. 2006 yılında 12,7 milyon ton olan motorin satışı yüzde 75’lik artışla 2016 yılında 22,3 milyon tona ulaşmıştır. Toplam akaryakıt tüketimi ise 18 milyon tondan yüzde 50’lik artışla 2016 yılı itibariyle 26,7 milyon tona yükselmiştir. Akaryakıt Depolama kapasitemiz de aynı dönemde 8 milyon m3’ten yüzde 50 artışla 12 milyon metreküp mertebesine ulaşmıştır. Akaryakıt dağıtıcı lisansı sahibi şirket sayısı 2006 yılında 42 iken bugün itibariyle 96 adet dağıtıcı lisansı sahibi bulunmaktadır. Bu artışlar kuşkusuz sektördeki rekabete olumlu katkı vermektedir. Bugün dünyanın  en büyük petrol şirketleri ülkemizde dağıtım faaliyetlerinde bulunmaktadır. Şu anda inşası devam eden rafineri projeleri var. Türkiye’nin ticaret merkezi olmasında bu projelerin önemli katkıları olacaktır.”

 

EPDK olarak sektörde yaşanan gelişmelere ve değişimlere ayak uydurmak zorunda olduklarının bilincinde olduklarını dile getiren Yılmaz,”  Sağlıklı işleyen, adil ve sürdürülebilir bir piyasa için dünyadaki gelişmeleri yakından takip ediyor, sektörün önünü açacak adımlar atıyoruz. Kırtasiyeciliğin azaltılması, lisanslama işlemlerinin hızlandırılması ve bu işlemlerin elektronik ortamda yürütülmesine yönelik çalışmalar yürütüyoruz. İnşallah söz konusu çalışmaları yakın zamanda tamamlayıp gereksiz kırtasiyeden arındırılmış, hızlı ve verimli bir mekanizma oluşturacağız. Denetimde zihinsel bir dönüşüm için önemli çalışmaları hayata geçirdik. Bu anlamda gerekli kurumsal adımları attık. Denetim süreçlerimizi vizyoner bir bakış açısı ile yeniden ele aldık. Yapısal değişikliklere yönelik çalışmalarımızı da ilgili makamlarımızın takdirine sunduk. İnşallah bu adımların sonuçlarını en kısa sürede sizler de müşahede edeceksiniz. Ben el birliği ile sektörümüzü daha iyi noktalara taşıyacağımıza yürekten inanıyorum “ dedi.

 

Yılmaz son olarak, kurumun adının ‘EPDK akaryakıt sektörüne ceza yağdırdı’ haberleriyle ile sürekli gündeme geldiğine dikkat çekerek,  “Tabi ki bizler de bu durumdan memnun değiliz. Cezaları almak isteyen bayiler olsa da bizler vermemek için uğraşıyoruz. Fakat nihai suçlar sabit olduğunda kanunun karşılığını uygulamak zorundayız. Bu cezaların bu kadar ağır olması, kaçak akaryakıtın sıfıra inmesi noktasında, katkı sağlamıştır. Geçmişten bu yana kamu ve özel sektör tüm konuları birlikte değerlendirerek bu adımları attık.. “ diye konuştu.

 

PÜİS YOL HARİTASI: ADALET, ŞEFFAFLIK VE MALİ DİSİPLİN…

 

Petrol Ürünleri İşverenler Sendikası (PÜİS) Başkanı İmran Okumuş, fuardaki konuşmasında şunları söyledi:

“Bu yıl 50. yılını kutlayan PÜİS’in belirlediği yol haritasındaki  birinci önceliği adalettir, ikinci önceliği şeffaflık, üçüncü önceliği ise mali disiplindir. Sektörü bu günlere taşıyan ve sektörün en büyük sorunlarından biri maliyetin altındaki satışlar ve adil olmayan cezalardır. 2003 yılında yapılan ve 2005’te yürürlüğe giren kanundan kaynaklanarak, 3 bin küsür akaryakıt bayisi cezaya maruz kaldı. PÜİS olarak buna çözüm bulmak çok acil önceliklerimiz arasındadır. Taraflar olarak biz, kaçakçılığa bulaşmış bayilerin affedilmesini istemiyoruz. Kaçakçılık dışında mağdur olmuş bayilerin de affedilmesini istemiyoruz. Sadece bir sefere mahsus bu cezada yüzde 20 indirim ve onun taksitlendirilerek ödenmesini talep ediyoruz.

Kanun ve mevzuatın yeniden yapılandırılması acil bir ihtiyaçtır. Kanun değiştiğinde tüm tarafların görüşünün alındığı, ortak bir dilin kullanıldığı ve tüm sektör paydaşlarını destekleyecek bir kanun olmalıdır."

 

BEKLENTİMİZ, PETROL PİYASASI VE LPG PİYASASI KANUNLARININ REVİZE EDİLMESİ

 

TABGİS ( Türkiye Akaryakıt Bayileri Petrol ve Gaz Şirketleri İşveren Sendikası ) Başkanı Ferruh Temel Zülfikar da yaptığı konuşmada, Petroleum İstanbul’un sektörün mevcut sorunlarının istişare edilmesinde, ve rekabetin sağlıklı bir şekilde yürütülmesinde bir diyalog ortamı sağladığını söyleyerek, “ Bu ortam akaryakıt sektör temsilcileri olarak sektörümüze olan inancımızı güçlendirerek,  bizi, ülke ekonomisine en büyük katkı sağlayan bu sektöre yatırım yapmaya teşvik ediyor.  Dolayısıyla kol kola, adım adım ilerleyerek yenilenmeye, gelişmeye ve yatırımları daha da büyüterek sektörün kurumsal yapısının güçlenmesini sağlıyoruz. İnovasyon kültürünün bu denli yerleşik olduğu ve mükemmeli başaran sektörümüzde piyasa ekonomisinde rekabetin sağlıklı bir şekilde yerleşmesi için sektörün yol haritası olan Petrol Piyasası ve LPG Piyasası kanunlarının revize edilmesi sektörümüzün temel beklentileri arasındadır." dedi.

 

Petrol Sanayi Derneği (PETDER) Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Eke, konuşmasında, 5015 Sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun yürürlüğe girmesiyle sektörün rekabetçi bir pazara kavuştuğunu  ve ülke ekonomiye sağladığı katkı bakımından en değerli sektörlerden bir haline geldiğini söyleyerek, “ Akaryakıt sektörü toplam 70 milyar lira ÖTV ve KDV olmak üzere, 120 milyar liralık bir büyüklüğe ulaşmaktadır. Bu büyüklük ile kamu bütçesinde en fazla vergi geliri sağlayan sektör konumundadır. Sektörümüz son 2 yılda yüzde 14 büyümüştür. Bu, ülkemizin sahip olduğu potansiyelin göstergesidir. Son dönemlerde yapılan anlaşmalar, bu potansiyelin dış yatırımcılar tarafından da takdir edildiğini kanıtlanmaktadır." diye konuştu.

Sektördeki rekabeti kuvvetlendirmek ve verimliliği arttırmak için yapılması gerekenleri sıralayan Ahmet Eke, sektörün geliştirilmesi ve değer sağlanması için yapılması gereken ne varsa her türlü desteği PETDER olarak sağlayacaklarını dile getirdi.

 

 

 

ADER adına konuşma gerçekleştiren Ercan Aydemir, “ İnovatif  yaklaşımların bu sektör için ne kadar önemli olduğu yine bu fuarda ön plana çıkıyor.  İlk defa robotlar aracılığı ile bir araca yakıt doldurulabildiğini bu fuarda görmekten dolayı çok mutluyuz.” ifadelerini kullandı.

Aydemir, konuşmasının devamında sektördeki birkaç soruna değindi.

Petrol piyasasında son 10 yıl içinde 11 defa yasal düzenleme ve değişim gerçekleştirildiğini belirten Aydemir, “ Bu düzenlemeler sektörde olumlu ya da olumsuz değişik yaklaşımlara sebebiyet veriyor.  Önümüzde çok büyük bir değişim var. 5015 Sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nda değişiklik yapmanın zorunluluğu doğmuş görünüyor. Bu değişikliği de fırsat bilerek bu kanunu öyle düzenleyelim ki, önümüzdeki 5-10 yıl içinde bir daha düzenlemeye gerek kalmadan, yatırımlarımızı bu doğrultuda ve istikrarlı bir ortamda yapma imkanını ortaya koyalım." ifadesini kullandı.

Aydemir, LPG piyasasındaki tüplü, dökme ve otogaz faaliyetinde bulunan dağıtım şirketlerinin ÖTV oranlarının farklılığı nedeniyle haksız rekabetle karşı karşıya kaldıklarını belirterek, "Bugün tüplü lpg ile otogaz arasında litrede ÖTV farkı 44 kuruşa dayanmış durumda. Bu fark maalesef bir takım haksızlıkları ortaya çıkarıyor. Dağıtımcı firma sektörde hangi alanda faaliyette bulunacaksa, lisansı ona göre verilmelidir. “ dedi.

 

OTOGAZLI ARAÇLARIN KAPALI OTOPARK ENGELİ SOSYAL PROBLEM

 

 

TOBB (Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği) LPG Meclis Başkanı Gökhan Tezel, fuarda yaptığı konuşmada LPG sektörünü değerlendirdi.  Tezel, “LPG işi dünyada ve ülkemizde büyüyor. Dünyada toplam 285 milyon tona doğru yaklaştı. Türkiye’de otogazın payı % 76’ya kadar çıktı. İlk defa 4 milyon tonu aştı. Otogaz lisanslı 10 bin den fazla istasyonumuz, 4,5 milyon otogazlı araç var. dedi.

Tezel, otogazlı araçların kapalı otoparklara alınmamasının büyük bir sosyal problem olduğunu ve bu uygulamanın tüm Avrupa’da kaldırıldığını, sadece Türkiye’de devam ettiğini bildirdi.

 

TOBB Petrol Meclisi Başkanı Ahmet Erdem ise, “Sektörümüz, yarattığı katma değer ve istihdamla, rekabetçi ve dinamik yapısı ile ekonominin temel taşlarından bir tanesidir. 107 milyarı aşan ciromuzla, rafinerilerimizle ve memleketin her yerine yayılmış 24 saat hizmet veren istasyonlarımızla büyük bir aileyiz. TOBB Petrol Meclisi olarak sektörümüzü ileriye taşıyacak projeleri hayata geçirmeye çalışıyoruz. Sektörel gelişmelerin devamı için düzenleyici kuruluşların destekleri bizim için çok önemli.  ” diye konuştu.

 

 

Enerji Yayın Grubu Başkanı Sertaç Komsuoğlu, Petroleum İstanbul’un, ilk fuardan bugüne dek, sektörün tüm oyuncularının bir araya geldiği, “Büyük Aile Buluşması”nın gerçekleştiği bir fuar olma özelliğine vurgu yaparak, bu fuarın aynı zamanda sektör sorunlarının masaya yatırıldığı bir platform olduğunu  belirtti. Komşuoğlu, başta PÜİS ve TABGİS olmak üzere tüm sektör sivil toplum kuruluşlarına Petroleum İstanbul’un bugünlere gelmesindeki katkılarından dolayı teşekkürlerini sundu.

 

 

Enerji Fuarcılık CEO’su Mustafa Akıncı açılış konuşmasında, 20 yıl önce çok kısıtlı imkanlarla yola çıktıkları günlerden, dünya standartları ayarında olan bir fuarda bir araya geldikleri bugünlere ulaşmada yardımcı olan tüm katılımcı sektör firmalarına  ve bürokratlara teşekkürlerini sundu.

 

 

 

Açılış, 20. yıl anısına düzenlenen plaket töreni ile sona erdi.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

  YORUMLAR

0 Yorum YORUM YAP
Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.
  FACEBOOK YORUM
Yorum
YUKARI