Akaryakıt sektöründe makro baskılar ve finansman sorunu derinleşiyor

Petrol Sanayi ve Emobilite Derneği (PETDER) Yönetim Kurulu Üyesi Ömür Gebeş, akaryakıt sektöründe son bir yılda en çok hissedilen yapısal sorunları, UTTS düzenlemesinin etkilerini ve enerji dönüşümünde istasyonların yeni rolünü değerlendirdi

Akaryakıt sektöründe makro baskılar ve finansman sorunu derinleşiyor

8-9 Aralık 2025 tarihlerinde düzenlenen 15. Türkiye Enerji Zirvesi kapsamında düzenlenen Türkiye Akaryakıt Piyasaları Soru-Cevap Oturumunda Petrol Sanayi ve Emobilite Derneği (PETDER) Yönetim Kurulu Üyesi Ömür Gebeş, akaryakıt sektöründe son bir yılda en çok hissedilen yapısal sorunları, UTTS düzenlemesinin etkilerini ve enerji dönüşümünde istasyonların yeni rolünü değerlendirdi: “İstasyonlar artık yaşam alanına dönüştü; maliyet baskısının sektörle birlikte yönetilmesi gerekiyor.”

Makroekonomik baskı tedarik süreçlerini zorluyor

Enerji sektörünün küresel dönüşümden geçtiği bir dönemde konuşan PETDER Yönetim Kurulu Üyesi Ömür Gebeş, akaryakıt piyasasında son bir yılda en çok hissedilen yapısal sorunun makroekonomik gelişmelerden kaynaklanan tedarik baskısı olduğunu söyledi.

Ömür Gebeş, döviz kuru, enflasyon ve jeopolitik risklerdeki artışın ürün tedarikini zorlaştırdığını belirterek, “Son aylarda dağıtım firmalarının tedarik süreçleri ciddi şekilde baskılandı. Bu durum tüm değer zincirini etkiledi,” dedi.

Finansmana erişim zorlaştı

Sektörün ikinci büyük sorununun finansman maliyetleri olduğunu ifade eden Gebeş, yüksek faiz ortamının hem yatırımları hem de operasyonel sürdürülebilirliği baskıladığını vurguladı.
Gebeş, “Tüm sektörlerde olduğu gibi finansmana erişimin zorlaşması, bayiler başta olmak üzere tüm paydaşları doğrudan etkiliyor. Artan maliyetlere rağmen hizmet kalitesini korumak kolay değil,” diye konuştu.

İstasyonlar artık yaşam alanı

Türkiye’de akaryakıt istasyonlarının dünya standartlarının üzerinde bir hizmet sunduğunu belirten Gebeş, “İstasyonlarımız bugün sadece yakıt alınan noktalar değil; bakım, market, dinlenme, yıkama gibi çok geniş bir hizmet seti sunan yaşam alanlarına dönüştü. Bu dönüşüm, maliyetleri de aynı oranda artırıyor,” dedi.

Gebeş, sektörün hizmet kalitesinin sürdürülebilir olması için destek mekanizmalarının gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi.

Kayıt dışı ile mücadelede UTTS dönemi

Geçtiğimiz yıl devreye alınan UTTS uygulaması hakkında da değerlendirmelerde bulunan Gebeş, sistemin kayıt dışıyla mücadelede katkı sağladığını ifade etti.
Akaryakıt sektörünün yıllardır en detaylı şekilde denetlenen sektörlerden biri olduğuna dikkat çeken Gebeş şöyle devam etti:

“Önce marka tescil, sonra yazar kasa entegrasyonu ve otomasyon süreçleri yaşandı. Şimdi bunlara UTTS eklendi. Kayıt dışının önlenmesi hepimizin yararına ancak uygulamanın sahadaki etkilerinin, operasyonel yüklerinin ve maliyetlerinin sektörel istişarelerle ele alınması gerekiyor.”

Enerji dönüşümünde istasyonların rolü büyüyor

Enerji dönüşümünün hızlanmasıyla birlikte akaryakıt istasyonlarının rolünün genişlediğini belirten Gebeş, elektrikli araç şarj altyapısından market ve yaşam alanı hizmetlerine kadar pek çok fonksiyonun istasyonlara entegre olduğunu söyledi.

“Türkiye bu konuda ciddi bir mesafe aldı. İstasyonlar aynı zamanda vergi tahsilat noktası olarak da ekonomiye büyük katkı sağlıyor. Gelecekte şarj teknolojileri, dijital hizmetler ve mobil çözümlerle çok daha fonksiyonel hâle gelecekler,” diyen Gebeş, dönüşümün finansal yükünün doğru planlanması gerektiğini vurguladı.

Yayınlama: 08.12.2025
A+
A-
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.